İş ve İşçi Hukuku

İş ve İşçi Hukuku

İş hukuku, çalışma hayatı ve iş ilişkilerinde uygulanan hukuk kurallarını düzenleyen bir hukuk dalıdır. İş hukuku, işverenler ve çalışanlar arasındaki ilişkileri, çalışma koşullarını, iş sözleşmelerini, ücret ve sosyal hakları, iş güvenliği ve sağlığı gibi konuları kapsar. İş hukuku, çalışanların haklarını korumak ve işverenlerin yasal yükümlülüklerini yerine getirmelerini sağlamak amacıyla geliştirilmiştir. İş hukuku, ulusal yasalar ve uluslararası standartlar tarafından belirlenen kurallara göre düzenlenir. Çalışanların haklarına saygı gösteren işverenler ve adil iş koşulları sağlayan iş yerleri, iş hukukunun temel prensipleridir.

İş Hukuku Alanında Bakılan Davalar Nelerdir?

İş hukuku kapsamında birçok dava türü bulunmaktadır. Bu dava türleri arasında şunlar yer alabilir:

  1. İş Sözleşmesinden Kaynaklanan Davalar: İş sözleşmesindeki şartlara uyulmadığı veya sözleşmenin feshi ile ilgili anlaşmazlıklar nedeniyle açılan davalar.
  2. İşçilik Alacakları Davaları: Çalışanların işverenlerine karşı, ücret, fazla mesai ücreti, kıdem tazminatı gibi işçilik alacakları nedeniyle açtığı davalar.
  3. İş Kazası ve Meslek Hastalığı Davaları: Çalışanların iş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle yaşadıkları zararlarla ilgili açtığı davalar.
  4. İşe İade Davaları: İşverenlerin işçilerin sözleşmelerini haklı veya haksız nedenlerle feshetmeleri sonucu işçilerin işe iade talebiyle açtığı davalar.
  5. Mobbing Davaları: İşyerinde yapılan taciz, ayrımcılık, şiddet ve benzeri eylemler nedeniyle açılan davalar.

Bu dava türleri, iş hukuku alanında en yaygın olarak görülen dava türleridir ve işçilerin haklarını korumak ve adil çalışma koşulları sağlamak için açılmaktadır.

İş Hukuku ve İşçi Avukatının Görevi Nedir?

İş hukuku avukatları, çalışma hayatı ve iş ilişkilerinde uygulanan hukuk kuralları konusunda uzmanlaşmış avukatlardır. İş hukuku avukatlarının başlıca işleri şunlardır:

  1. Hukuki Danışmanlık Hizmetleri Vermek: İş hukuku avukatları, işverenler veya çalışanlar için hukuki danışmanlık hizmetleri verirler. Bu hizmetler, iş sözleşmeleri, çalışma koşulları, ücret ve sosyal haklar, iş güvenliği ve sağlığı gibi iş hukuku ile ilgili konuları kapsar.
  2. İş Davalarında Temsil Etmek: İş hukuku avukatları, iş davalarında çalışanları veya işverenleri temsil ederler. Bu davalar arasında iş sözleşmesi davaları, işçilik alacakları davaları, iş kazası ve meslek hastalığı davaları, haklı nedenle fesih davaları ve işe iade davaları yer alır.
  3. Sözleşmeleri Hazırlamak: İş hukuku avukatları, iş sözleşmelerinin hazırlanması, incelemesi ve revizyonu konusunda hizmet verirler. Bu sözleşmeler, işverenler ve çalışanlar arasındaki ilişkileri düzenleyen önemli belgelerdir.
  4. İş hukuku ile İlgili Danışmanlık: İş hukuku avukatları, işverenler veya çalışanlar için iş hukuku ile ilgili danışmanlık hizmetleri sunarlar. Bu danışmanlık hizmetleri, işçilik alacakları, işe iade talepleri, iş kazaları, mobbing ve benzeri iş hukuku konularını kapsar.

İşçi avukatları, çalışanların haklarını korumak için özel olarak işçilerin lehine çalışırlar. İşçi avukatlarının başlıca işleri şunlardır:

  1. İş Davalarında Temsil Etmek: İşçi avukatları, iş davalarında çalışanları temsil ederler. Bu davalar, iş ilişkisinden kaynaklı davalar, işçilik alacakları davaları, iş kazası ve meslek hastalığı davaları  ve işe iade davalarını kapsar.
  2. Haklarını Savunmak: İşçi avukatları, işçilerin haklarını korumak için çalışırlar. Bu haklar, ücret, sosyal haklar, iş güvenliği ve sağlığı, iş sözleşmeleri ve diğer iş hukuku konularını kapsar.
  3. Hukuki Danışmanlık Hizmetleri Vermek: İşçi avukatları, işçiler için hukuki danışmanlık hizmetleri verirler. Bu hizmetler, iş sözleşmeleri, ücret ve sosyal haklar, iş güvenliği ve sağlığı gibi iş hukuku ile ilgili konuları kapsar.
  4. İşverenlere Karşı Mücadele Etmek: İşçi avukatları, işverenlerin işçilerin haklarını ihlal etmesi durumunda mücadele ederler. Bu mücadele, dava açmak, hak arama yoluna gitmek ve diğer hukuki yollarla işçilerin haklarını korumayı içerir.

İş hukuku avukatları ve işçi avukatları, çalışanların haklarını korumak ve adil çalışma koşulları sağlamak için çalışırlar. İş hukuku avukatları, işverenlerin yasal yükümlülüklerini yerine getirmelerini sağlamak için çalışırken, işçi avukatları, işçilerin haklarını korumak ve adil çalışma koşulları sağlamak için mücadele ederler.

İzmir İşçi Avukatı

İzmir İşçi Avukatı

İş Mahkemeleri Davaları Ne Kadar Sürer?

İş mahkemeleri davalarının süresi, davanın niteliği, delil toplama süreci, mahkeme yoğunluğu ve diğer faktörlere bağlı olarak değişebilir. Bu nedenle, her iş davası farklı koşullara ve sürelere sahip olabilir.

Genellikle, iş mahkemeleri davaları diğer davalar gibi uzun sürebilir. İş mahkemelerinde açılan davalarda, mahkeme, dava dosyasını inceler, delilleri toplar ve davacı ve davalıların görüşlerini dinler. Bu süreç zaman alabilir ve dava dosyasının karmaşıklığına bağlı olarak, mahkeme karar vermeden önce ilave bilgi veya belge talep edebilir.

İş davaları genellikle 1 yıl ile 2 yıl arasında sürer, ancak bazı davalar daha uzun sürebilir. İş mahkemeleri, işçi ve işverenler arasındaki çıkar çatışmalarının çözümü için önemli bir platformdur ve işçilerin haklarını korumak için önemlidir. İşçilerin haklarının korunması ve adil çalışma koşullarının sağlanması için, iş hukuku konusunda uzman bir avukattan yardım alınması önerilir.

İş Avukatı Nasıl Seçilir?

İş avukatı seçimi önemli bir karardır ve doğru avukat seçimi, iş davalarında başarı şansını artırabilir. İş avukatı seçimi yaparken aşağıdaki faktörleri dikkate almak önemlidir:

  1. Deneyim: İş hukuku alanında deneyimli bir avukat seçmek, iş davalarında başarılı sonuçlar elde etmek açısından önemlidir. İş davalarının karmaşık olabilmesi nedeniyle, avukatın uzmanlığı ve deneyimi iş davalarında başarı sağlamak için kritik faktördür.
  2. Referanslar: Referanslar, avukatın iş hukuku konusunda ne kadar deneyimli olduğunu ve müvekkillerinin memnuniyetini sağlayıp sağlamadığını belirlemek açısından önemlidir. Avukatın, daha önce müşterilerine sağladığı hizmetler hakkında başarılı referanslara sahip olması önemlidir.
  3. İletişim: İş hukuku davaları genellikle uzun sürebilir ve yorucu olabilir. Bu nedenle, avukatınızla iyi bir iletişim kurabilmek önemlidir. İyi bir iş avukatı, müvekkilinin iş davaları hakkında bilgi edinmesine ve takip etmesine yardımcı olacak şekilde iletişim kurabilir.
  4. Maliyet: İş avukatlarının ücretleri farklılık gösterebilir. İş davaları uzun sürebilir ve maliyetli olabilir. Bu nedenle, avukatın ücret yapısı hakkında açık bir şekilde bilgi almak önemlidir.
  5. Güven: İş avukatınızla güvenli bir ilişki kurmak, iş davalarında başarı elde etmek açısından önemlidir. Güvenli bir ilişki kurmak, avukatın müvekkiline karşı dürüst, saygılı ve profesyonel bir yaklaşım sergilemesiyle başarılabilir.

Bu faktörler göz önünde bulundurulduğunda, iş hukuku davalarında başarı sağlamak için iş davalarında uzmanlaşmış, deneyimli, referansları iyi, açık iletişim kurabilen, ücretler konusunda açık olan, güvenilir bir iş avukatı seçmek önemlidir.

İzmir İşçi Hukuku Avukatı

İzmir İşçi Hukuku Avukatı

İş Mahkemesi Avukatı Zorunlu mu?

İş mahkemesi davalarında, avukatların zorunlu olup olmadığı, dava türüne ve davacının durumuna göre değişebilir.

İşçiler, iş mahkemesi davalarında kendi başlarına davacı veya davalı olarak yer alabilirler. Ancak, iş hukuku konusunda yeterli bilgi ve deneyime sahip olmadıkları için, bir iş mahkemesi avukatından yardım almaları önerilir.

İşçilerin iş mahkemesi avukatı tutması zorunlu değildir. Ancak, bazı iş mahkemesi davalarında avukatların zorunlu olduğu durumlar olabilir. Örneğin, işe iade davalarında, işçilerin avukat tutmaları zorunlu değildir ancak, işverenlerin avukat tutması zorunludur. Ayrıca, bir işçi tarafından açılan toplu iş sözleşmesi davalarında, avukatların zorunlu olduğu durumlar da vardır.

İş mahkemesi davalarında avukat tutmanın avantajı, davacının haklarını savunacak, davanın ilerleyişi konusunda bilgi sahibi olacak, davacının kanıtlarını toplayacak ve mahkemede etkili bir şekilde savunma yapacak bir uzmanın yardımını alabilmesidir.

Sonuç olarak, iş mahkemesi davalarında avukat tutmak zorunlu olmayabilir, ancak bir iş mahkemesi avukatından yardım almak, işçilerin haklarının korunması ve adil bir sonuca ulaşılması için önerilir.

İşçin Haklı Fesih Halleri Nelerdir?

İş hukuku, işçilerin haklarını korumak ve adil çalışma koşulları sağlamak amacıyla düzenlenen bir hukuk dalıdır. İşçinin haklı fesih halleri, işveren tarafından belirli sebeplerle iş sözleşmesinin feshedilebileceği durumları kapsar. İşçinin haklı fesih halleri arasında şunlar yer alabilir:

  1. İşverenin Temel Borçlarını Yerine Getirmemesi: İşverenin, iş sözleşmesi gereği işçiye sağlaması gereken hakları, ücretleri ve diğer yasal yükümlülükleri yerine getirmemesi durumunda işçi haklı fesih yapabilir.
  2. İşyerindeki Haksız veya Hukuka Aykırı Davranışlar: İşveren veya diğer iş arkadaşları tarafından işyerinde yapılan haksız veya hukuka aykırı davranışlar, işçinin haklı fesih yapabileceği durumlar arasındadır. Bu davranışlar arasında işkence, kötü muamele, ayrımcılık ve cinsel taciz yer alabilir.
  3. İşyerindeki Çalışma Koşullarının Ağır ve Tehlikeli Olması: İşverenin, işyerindeki çalışma koşullarını ağır veya tehlikeli hale getirmesi veya işçilerin sağlığı ve güvenliğini riske atması durumunda işçi haklı fesih yapabilir.
  4. İşverenin İşçinin İtibarını Zedeleyici Davranışları: İşverenin, işçinin itibarını zedeleyici veya onur kırıcı davranışları söz konusu olduğunda işçi haklı fesih yapabilir.
  5. İşverenin İşçiye Saldırı veya Şiddet Uygulaması: İşverenin işçiye saldırı veya şiddet uygulaması, işçinin haklı fesih yapabileceği durumlar arasındadır.

Bu haklı fesih halleri, işçilerin haklarını korumak ve adil çalışma koşulları sağlamak amacıyla belirlenmiştir. İşçi, yasal haklarının ihlal edildiği veya çalışma koşullarının ağır ve tehlikeli olduğu durumlarda, haklı fesih yaparak iş sözleşmesini feshedebilir. Ancak, haklı fesih hallerinin mevcut olup olmadığını belirlemek için iş hukuku konusunda uzman bir avukattan yardım almak önerilir.

İşe İade Davası Hangi Koşullarda Açılır?

İşe iade davası, işçinin iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı veya haksız olarak feshedildiği durumlarda, işçinin işe geri alınması talebiyle açılan bir davadır. İşçi, işe iade davası açabilmek için, iş sözleşmesinin feshedildiği tarihten itibaren 1 ay içinde dava açmalıdır. İşçi, işe iade davası açarak, işverenin iş sözleşmesini haksız bir şekilde feshettiğini iddia eder ve işçinin işe geri alınmasını talep eder.

İşçinin işe iade davası açabilmesi için, işverenin iş sözleşmesini haksız bir şekilde feshettiğine dair kanıtların olması gerekmektedir. İşveren, iş sözleşmesini haklı bir sebep olmaksızın feshederse, işçi işe iade davası açabilir. Örneğin, işverenin işçiyi mobbinge maruz bırakması, işçinin sendika faaliyetlerine katılması nedeniyle işten çıkarılması, işçinin doğum izni, askerlik izni veya hasta izni nedeniyle işten çıkarılması gibi durumlarda işçi işe iade davası açabilir.

İşe iade davasında, iş mahkemesi işçinin haklı fesih nedenini değerlendirir ve işçinin işe geri alınmasına veya işverenin işçiye tazminat ödemesine karar verebilir. İşe iade davası açmak için, iş hukuku konusunda uzman bir avukattan yardım alınması önerilir.

İşçi Avukatı İzmir

İşçi Avukatı İzmir

İş Kazalarında Hukuki, Cezai ve İdari Sorumluluklar Kimdedir?

İş kazaları, işverenler, çalışanlar ve devlet için hukuki, cezai ve idari sorumluluklar doğurabilir.

İşverenler, iş sağlığı ve güvenliği yasalarına uymakla yükümlüdür ve işçilerin sağlık ve güvenliği için gerekli önlemleri almakla sorumludur. İş kazaları, işverenlerin iş sağlığı ve güvenliği yasalarına uymamaları veya işçileri yeterince eğitmemeleri veya korumaları nedeniyle meydana gelebilir. Bu durumda, işverenler hukuki sorumluluk taşırlar ve işçilere tazminat ödemekle yükümlü olabilirler.

İş kazalarında, işçilerin sağlık ve güvenliği ile ilgili yasalara uymakla yükümlüdür. İşçiler, iş sağlığı ve güvenliği yasalarına uymadıkları durumlarda da hukuki sorumluluk taşıyabilirler.

İş kazalarında, cezai sorumluluk da söz konusu olabilir. İşverenler, iş sağlığı ve güvenliği yasalarına uymadıkları veya işçilerin ölümüne veya yaralanmasına neden oldukları durumlarda, cezai sorumluluk taşıyabilirler. İşçilerin de iş sağlığı ve güvenliği yasalarına uymamaları halinde, cezai sorumlulukları söz konusu olabilir.

İş kazalarında, idari sorumluluklar da bulunmaktadır. Devlet, iş sağlığı ve güvenliği yasalarının uygulanmasını denetlemekle yükümlüdür. İşverenlerin yasalara uymadığı veya işçilerin sağlık ve güvenliği için gerekli önlemleri almadığı durumlarda, devlet idari sorumluluk taşıyabilir ve gerekli cezai yaptırımları uygulayabilir.

Sonuç olarak, iş kazalarında hukuki, cezai ve idari sorumluluklar işverenler, işçiler ve devlet tarafından paylaşılır. İş sağlığı ve güvenliği yasalarına uyulması, iş kazalarının önlenmesi ve çalışanların sağlığı ve güvenliği için gereken önlemlerin alınması açısından önemlidir.

İhbar Kıdem Tazminatı Davası Nedir?

İhbar kıdem tazminatı davası, iş sözleşmesinin işveren tarafından feshedilmesi durumunda işçinin işverenden ihbar kıdem tazminatı alamaması halinde açılan davadır. İhbar kıdem tazminatı, işçinin çalıştığı süre ve işverenin feshi nedenine bağlı olarak hesaplanan bir tazminattır.

İşçi, iş sözleşmesinin feshedilmesi durumunda, ihbar kıdem tazminatı alacağını işverene bildirmelidir. Bu bildirim, işçinin tazminat talebinin belirtilmesi ve işverene verilmesi gereken süreyi kapsar. İşçi, ihbar süresi içinde işverene bu talebini yazılı olarak bildirmiş olsa da, işveren tazminatı ödemezse, işçi ihbar kıdem tazminatı davası açabilir.

İhbar kıdem tazminatı davası, iş mahkemesinde açılır ve işveren tarafından ödenmesi gereken tazminat miktarını belirler. İhbar kıdem tazminatı davası açmak için, işçinin iş sözleşmesinin feshedilmesinden sonra 1 yıl içinde dava açması gerekir.

İhbar kıdem tazminatı davası, işçinin çalışma hayatındaki haklarını korumak için önemlidir. İşçi, iş sözleşmesinin feshedilmesi durumunda haklarını korumak için ihbar kıdem tazminatı talep edebilir ve işveren tarafından ödenmeyen tazminat için dava açabilir. İşçinin haklarının korunması için, iş hukuku konusunda uzman bir avukattan yardım alması önerilir.

İhbar Kıdem Tazminatı Nasıl Alınır?

İhbar kıdem tazminatı, işçinin iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız şekilde feshedilmesi durumunda işveren tarafından ödenen bir tazminattır. İşçi iş akdini haklı gerekçesi olmadan feshetmesi halinde ise işçi ihbar tazminatını işverene ödemekle yükümlü olacaktır.

İşçi, ihbar süresi içinde işverene ihbar kıdem tazminatı talebini ihtaren bildirmiş olsa da, işveren tazminatı ödemezse işçi, arabuluculuğa başvurarak ve iş mahkemesinde dava açarak haklarını arayabilir. İş mahkemesinde açılacak davada işçi, iş sözleşmesinin feshedildiğini, ihbar kıdem tazminatı hakkı bulunduğunu ve tazminatın ödenmediğini belgeleyen delilleri sunmalıdır. İş mahkemesi, işçinin delillerini değerlendirerek tazminatın ödenmesine karar verebilir.

İhbar kıdem tazminatı, işçinin çalıştığı süre ve son brüt ücretine göre hesaplanır. İhbar kıdem tazminatı, işçinin en son aldığı brüt ücretin, çalışılan yılın tamamına karşılık gelen miktarının 30 günü kadarıdır. Kıdem tazminatı ise, işçinin çalıştığı yıl sayısına ve son aldığı brüt ücrete göre hesaplanır.

İşçinin ihbar kıdem tazminatı haklarının korunması ve adil çalışma koşullarının sağlanması için, iş hukuku konusunda uzman bir avukattan yardım alması önerilir. İş hukuku avukatları, işçilerin haklarını korumak ve adil çalışma koşulları sağlamak için hukuki danışmanlık hizmetleri sunar ve işçileri ihbar kıdem tazminatı davalarında temsil ederler.

Fazla Çalışma (Fazla Mesai) Davası Nedir?

Fazla çalışma davası veya fazla mesai davası, işçinin işverene bağlı olarak, normal çalışma saatleri dışında veya haftalık çalışma süresinin üstünde çalışması durumunda işverenin işçiye fazla çalışma ücreti ödemesi gerektiği ilkesine dayanır. Fazla çalışma, işçinin rızası olmadan yapılamaz.

Fazla çalışma ücreti, normal çalışma saatleri dışında veya haftalık çalışma süresinin üstünde çalışılan saatler için, işveren tarafından ödenir. Fazla çalışma ücreti, normal çalışma saatlerinde alınan ücretin belirli bir katıdır. İşveren, işçinin yaptığı fazla çalışmayı kayıt altına almak ve ücretlerini düzenli bir şekilde ödemekle yükümlüdür.

İşçi, işverenin yaptığı fazla çalışma ücreti ödemelerini yapmadığı durumlarda, fazla çalışma davası açabilir. Fazla çalışma davası, iş mahkemesinde açılır ve işçinin işverene karşı fazla çalışma ücreti talebini içerir. İş mahkemesi, işçinin delillerini değerlendirerek fazla çalışma ücretinin ödenmesine karar verebilir.

Fazla çalışma davası açmadan önce, işçi, işverenle yapılan sözleşme veya mevzuat hükümleri doğrultusunda çalışma saatlerinin belirlenip belirlenmediğini kontrol etmelidir. İşçinin fazla çalışma haklarını korumak için, iş hukuku konusunda uzman bir avukattan yardım alması önerilir.

Hizmet Tespit Davası Nedir?

Hizmet tespit davası, işçinin geçmişte bir işverenle çalıştığını, ancak çalışma koşullarının ve işçinin çalıştığı sürenin işveren tarafından sosyal güvenlik kurumuna bildirilmediğini iddia ettiği durumlarda açılan bir davadır. Bu durumda, işçi, geçmişte çalıştığı işverenle çalışma süresini ve koşullarını belirlemek ve hizmet süresine göre hak ettiği sosyal hakları talep etmek amacıyla hizmet tespit davası açabilir.

Hizmet tespit davası, iş mahkemesinde açılır ve işçinin çalıştığı döneme ait delillerin sunulmasını gerektirir. İşçi, işverenle yaptığı iş sözleşmesi, maaş bordroları, çalışma belgeleri, sigorta primlerinin ödendiğine ilişkin belgeler vb. belgeleri sunarak çalıştığı süreleri ve koşulları kanıtlayabilir.

Hizmet tespit davası, işçinin çalışma süresi, ücret ve diğer sosyal hakları gibi konuları kapsayabilir. İşçi, hizmet tespit davası açarak, geçmişte çalıştığı işverenle ilgili haklarını koruyabilir ve bu haklarına ilişkin belirli bir süre içinde dava açması gerekir.

Hizmet tespit davası açmadan önce, işçi, geçmişte çalıştığı işverenle ilgili belgeleri toplamalı ve iş hukuku konusunda uzman bir avukattan yardım almalıdır. Hizmet tespit davası, işçinin geçmişteki haklarını korumak için önemlidir ve adil çalışma koşullarının sağlanması açısından önem taşır.

İş Sözleşmesi Fesihlerinin Önemi

İşçi ve işveren açısından oluşan uyuşmazlıkların geneli fesihten kaynaklı olmaktadır. İşverenin veya işçinin yapmış olduğu fesih haklı veyahut geçerli bile olsa hukuki olarak ispat edilebilir olması önemlidir. Delillerin değerlendirilmesinde haklılığın ispatı her iki taraf içinde haksızlık olmamasını sağlayacaktır.

Kıdem Tazminatının ve İhbar Tazminatının Genel Esasları

İşçi fesih şartları uygunsa çalışma süresine bağlı kıdem tazminatını ve ihbar tazminatını talep edebilir. Kıdem tazminatı bir yıl çalışmanın tamamlanması ile hak edilir. Çalışılan işyerinde çalıştığı her yıl için bir aylık giydirilmiş ücrete hak kazanır. Giydirilmiş ücret 4857 Sayılı iş Kanunu 32. Maddesinde belirtilmiştir. İhbar tazminatı çift taraflı kazanılabilecek bir tazminattır. İhbar tazminatı işçi ve işverenin işin sonlanmasından kaynaklı mağduriyetini önlemek amaçlı İş Kanunu’nda yer alan bir düzenlemedir.

İşçi veya işveren iş ilişkisini sonlandırmadan önce karşı tarafa fesihe ilişkin bildirimde bulunmak zorundadır. Bu bildirim işçinin iş bulması veya sosyo-ekonomik durumunu fesihe göre ayarlamasını sağlamaktadır. İşveren açısından da kaybedeceği işçinin yerini doldurması veya iş düzenini güncel duruma göre revize etmesini sağlamak için makul süre sağlamaktadır. İhbar sürelerine uymamak karşı tarafı mağdur edeceğinden kaynaklı yükümlülüğün yerine getirilmediği durumlarda tazminat söz konusu olacaktır.

İş Hukuku Çerçevesinde Hukuki ve Cezai Sorumluluk

İş ilişkisi çok yönlü bir sorumluluk içermektedir. Hukuki sorumluluğun yanında cezai sorumlulukta söz konusudur. İşveren işyerinde işçisini koruyup gözetmek ile sorumludur. Kuralları koyması Yargıtay tarafından yeterli görülmemekte kuralların uygulanıp uygulanmadığının da işverence kontrol edilmesi gerektiği görüşü kabul görmektedir. Aksi durumda işveren açısından kusur meydana gelecektir.

Kusurun önemi Ceza davasında ve hukuk davasında farklı sonuçlar doğurmaktadır. Ceza davasında Asli kusurlu bulunan işverenin 5237 sayılı TCK kapsamında cezai yaptırımlarla karşı karşıya gelmesi söz konusu iken hukuk davasında ise işveren kusuru oranında tazminat ile karşılaşabilmektedir.

Bu sebeple hukuki danışmanlık almak veya uyuşmazlıkları hukuki destek ile birlikte yürütmek de fayda bulunmaktadır. Kötü sonuçlar çıkmadan tedbir almak ve bu sonuçların önüne geçmek muhakkak işverenin iş dünyasındaki ilerleyişini sekteye uğratmayacak aynı zamanda işçilerinde tehlikeler ile karşı karşıya gelmesi önleyerek yaşam haklarını ihlal tehdidiyle karşı karşıya bırakmayacaktır.

İş Hukuku alanında oluşmuş kıdem tazminatı alacağı, ihbar tazminatı alacağı, ücret alacağı, UBGT alacağı, fazla mesai alacağı, hafta sonu tatil ücreti alacağı, yıllık izin alacağı, sendikal tazminat alacağı, kötü niyet tazminatı, iş kazası kaynaklı maddi/manevi tazminat alacağı gibi iş hukukundan kaynaklı uyuşmazlıklarınızda hukuki destek vermek ve haklarınızı korumak adına Aytuğ Avukatlık Ofisi olarak hizmet vermekteyiz.